Soğan ile ilgili bilgi I Soğanın mutfaktaki yeri I Soğan hakkında her şey
Soğan, tarih sahnesine insanlık kadar eskiden adım atmıştır. Mezopotamya, Antik Mısır ve Roma İmparatorluğu dönemlerinde sofraların vazgeçilmezi olarak yer almıştır. Eski Mısırlılar soğanı kutsal bir bitki olarak değerlendirmiş, katmanlarını sonsuzluk ve yaşam döngüsüyle ilişkilendirmiştir. Hatta firavun mezarlarında kurutulmuş soğan örneklerine rastlamak mümkündür.
M.Ö. 3.000’lerden bu yana hem gıda olarak hem de ilaç olarak kullanılan soğan, pek çok kültürde hastalıklara şifa, savaşçılara güç ve çiftçilere bereket simgesi olmuştur. Gerçekte soğan, insanlıkla beraber evrim geçiren bir bitki olarak; beslenme alışkanlıklarımızı, tarım yöntemlerimizi ve hatta inanç sistemlerimizi etkilemiştir.
SADECE AROMA DEĞİL, TAM BİR ŞİFA DEPOSU
Soğan, yemeklere lezzet katmanın ötesinde, güçlü bir antioksidan ve doğal antibiyotik özellikleriyle de öne çıkar. Zengin C vitamini, B6, folat, potasyum ve özellikle kuersetin içeren flavonoidler sayesinde bağışıklık sistemini destekler, iltihapları hafifletir ve kan şekeri seviyelerini dengelemeye yardımcı olur. Düzenli soğan tüketimi, kalp-damar sağlığını korumada, sindirime destek sağlamada ve bazı kanser türlerine karşı önleyici etkiler sunmada önemli bir rol oynar. Ayrıca soğanda bulunan kükürtlü bileşikler, detoksifikasyon süreçlerinde anahtar bir unsur olarak dikkat çeker. Modern bilim, halk hekimliğinin yüzyıllara dayanan tecrübelerini bilimsel çalışmalarla teyit eder niteliktedir.
