İngiliz restoranları şefsiz kaldı – Son Dakika GastrOda Haberleri

İngiltere‘deki restoran ve konaklama sektörü, genç nesillerin şeflik mesleğine olan ilgisizliği ve sektörün içinde bulunduğu çok boyutlu krizler nedeniyle uyarı veriyor. BBC haberine göre, İngiliz mutfakları, yemek kokusunun yerini ekonomik zorluklar ve personel eksikliğinin bıraktığı buruklukla dolduruyor. Pandemi sonrasında ve Brexit’in etkisiyle, sektörün kırılgan yapısı daha belirgin hale geldi. Yükselen yaşam maliyetleri, artan sigorta giderleri ve %20’lik KDV oranları, küçük ve bağımsız işletmelerin varlığını tehdit ediyor.

Wallingford’daki Five Little Pigs restoranının sahibi ve şefi Aimee Collins, BBC ile yaptığı röportajda bu durumu şöyle özetliyor: “Ekonomik sıkıntılar, mevcut problemleri daha da derinleştirdi ve konaklama sektöründe büyük bir zorluk yarattı. Personel konusunda büyük bir tükenmişlik yaşanıyor.”

Collins, Brexit ve Covid-19’un normale dönüşü engellediğini, yeni ekonomik zorlukların ise küçük işletmeler için durumu dayanılmaz kıldığını belirtiyor. Hükümetin, işletme vergisi muafiyetleri, lisans ücretlerinin azaltılması ve açık hava yemek alanları gibi vaatleri ise uygulamaya konulamadığı için sektör temsilcilerinde hayal kırıklığı yaratıyor.

Ben Gibbons

ŞEFLİK, TUTKU MU, FEDAKARLIK MI?
Bir zamanlar yaratıcılık, tutku ve adrenalinle özdeşleştirilen şeflik mesleği, artık genç nesiller arasında ilgi görmüyor. Uzun çalışma saatleri, yüksek stres düzeyi ve fiziksel-zihinsel dayanıklılık gerektiren bu meslek, gençlerin kariyer tercihleri arasında giderek daha az yer alıyor.

Oxford Şefler Birliği Direktörü ve Oxford Üniversitesi St Anne’s College’ın baş şefi Ben Gibbons, bu durumu şöyle anlatıyor: “Şef olmak harika bir kariyer yolu, ancak bugün bu alanda istekli genç sayısında ciddi bir eksiklik var. Keşke daha fazla genç, mutfakta çalışmayı deneseydi; bu meslek sınırsız gelişim imkânları sunuyor. Ne yazık ki, çoğu artık bu mesleğin gerektirdiği fedakarlıklara hazır değil.”

Gibbons’ın sözleri, sektördeki kuşak değişiminin arkasında yatan kültürel ve sosyal dönüşümü gözler önüne seriyor. Gençler, esnek çalışma saatleri, daha iyi iş-yaşam dengesi ve daha az stresli kariyer seçeneklerini tercih ederken, şeflik gibi yoğun bir mesleğin talepleri göz korkutucu hale geliyor.

OXFORD ŞEFLER BİRLİĞİ’NİN ÇABALARI
Bu zorlu dönemde, Oxfordshire’daki genç mutfak yeteneklerini desteklemek ve sektöre olan ilgiyi yeniden canlandırmak için Oxford Şefler Birliği bir kampanya başlattı. Amaç, gençlerde yemek yapma sevgisini yeniden alevlendirerek şeflik mesleğini çekici hale getirmek. Kampanyaya destek vermek amacıyla Oxfordshire’lı beş ünlü şef, kendi deneyimlerini ve bu mesleğe yönelme nedenlerini paylaşıyor. Şefler, mutfakta çalışmanın yalnızca yemek pişirmeden ibaret olmadığını, aynı zamanda yaratıcılık, ekip ruhu ve sürekli öğrenme imkânları sunduğunu belirtiyorlar. “Destekleyici bir insan ağı, adrenalin dolu anlar ve yaratıcılığın birleştiği bir dünya; mutfakta çalışmak heyecan verici,” diyorlar. Ancak, bu olumlu görüşler sektörün yapısal sorunlarını çözmek için yeterli olmuyor.

EKONOMİK VE SOSYAL ENGELLER
Personel eksikliği yalnızca gençlerin ilgisizliğiyle değil, aynı zamanda ekonomik ve politik etkenlerle de derinleşiyor. Brexit, Avrupa Birliği’nden gelen kalifiye iş gücünün İngiltere’ye girişini kısıtlayarak, konaklama sektöründeki personel açığını daha da büyüttü. Pandemi, restoranların kapanmasına, gelirlerin düşmesine ve çalışanların başka sektörlere yönelmesine yol açtı. Birçok şef ve mutfak çalışanı, daha stabil ve daha az stresli iş fırsatlarını tercih ediyor. Üstelik artan enerji maliyetleri, yükselen gıda fiyatları ve yüksek KDV oranları restoranların kâr marjlarını eriţirken, Aimee Collins, bu ekonomik baskıların küçük işletmeler için “sürdürülemez” bir yük oluşturduğunu ifade ediyor. Hükümetin, sektör için destek vaatleri – lisans ücretlerinin azaltılması veya açık hava yemek alanlarının yaygınlaştırılması gibi – hayata geçirilmediği için sektör temsilcilerinde güven kaybına neden oldu.

ÇÖZÜM ARAYIŞLARI VE GELECEK
Oxford Şefler Birliği’nin kampanyası, gençleri sektöre çekmek konusunda umut verici bir adım olarak görülse de, kalıcı çözüm için daha kapsamlı girişimler gerekli görünüyor. Eğitim programları, staj olanakları ve şeflik mesleğinin prestijini artıracak diğer girişimler, gençlerin ilgisini yeniden canlandırabilir. Hükümetin de sektöre yönelik daha somut destekler sunması – artan KDV oranlarına indirim veya işletme vergisi muafiyetleri gibi adımlar – restoranların ayakta kalmasını sağlayabilir. Gibbons, şeflik mesleğinin sunduğu fırsatlara vurgu yaparken, gençlere “Mutfak sadece yemek yapma yeri değil; aynı zamanda bir sanat, bilim ve topluluk yaratma alanı. Bu mesleğe adım atanlar sürekli kendilerini geliştirme ve dünya çapında fark yaratma şansına sahipler” mesajını iletiyor.

İngiltere restoran sektörü, şef eksikliği ve ekonomik zorlukların etkisi altında kritik bir dönemeçte bulunuyor. Gençlerin yemek yapmaya olan ilgisinin azalması ve şeflik mesleğinin talep ettiği fedakarlık, sektörün geleceğini riske atıyor. Oxford Şefler Birliği gibi girişimler, bu krize çözüm bulmak için çaba gösterse de, yapısal ekonomik destek ve kültürel değişim olmadan sorunların üstesinden gelmek güç görünüyor. Eğer daha fazla genç, mutfakta çalışmanın heyecanını ve yaratıcılığını keşfedemezse, İngiliz mutfaklarındaki anılar sadece yemek aromasıyla değil, aynı zamanda krizin buruk tadıyla da hafızalara kazınabilir.

Odatv.com