Blog

Paul McCartney’den ‘bitkisel bazlı’ eleştirisi

Avrupa’da bitkisel bazlı ürünlerin adlandırılması konusundaki tartışmalar artarken, bu küresel ikon da konuya net şekilde dahil oldu. Uzun süredir vejetaryenlik ve çevre savunuculuğu ile bilinen Paul McCartney, et içermeyen ürünlerde “burger”, “sosis” veya “biftek” gibi terimlerin yasaklanmasını öngören öneriye karşı Avrupa Komisyonu’na çağrıda bulundu.

McCartney, sekiz İngiliz milletvekilinin imzasını taşıyan partiler üstü açık mektuba destek vererek, tüketicilerin bu ürünleri etle karıştırdığı iddialarının gerçeği yansıtmadığını savundu. “Hamburger ya da sosisin ‘vegan’ ya da ‘vejetaryen’ olarak etiketlenmesi, bilinçli alıcıların ne yediğini anlaması için fazlasıyla yeterli” diyen McCartney, bu yaklaşımın insan sağlığı kadar gezegen için de doğru davranışları pekiştirdiğini belirtti.

“TÜKETİCİ KAFASI KARIŞIYOR” TEZİ ÇÜRÜTÜLÜYOR
Tartışmanın fitilini ateşleyen öneri, Fransız Avrupa Parlamentosu üyesi Céline Imart’tan geldi. Imart, geleneksel kasap terimlerinin sadece hayvansal proteinler için kullanılmasını savunuyor; ancak karşıt görüşe sahip kişiler bu argümanın bilimsel verilerle desteklenmediğini ileri sürüyor.

Açık mektupta referans verilen yedi akademik çalışma, tüketicilerin bitkisel ürünleri et zannederek satın aldığı iddiasını reddediyor. YouGov’un 2.100 kişiyle gerçekleştirdiği ankete göre, katılımcıların yüzde 92’si vegan bir ürünü yanlışlıkla et olarak almadığını belirtiyor.

BREXIT SONRASI LONDRA–BRÜKSEL GERİLİMİ
Birleşik Krallık AB üyesi olmasa da, Brüksel’de alınacak kararların İngiliz pazarını doğrudan etkilemeye devam edeceği dikkat çekiliyor. Milletvekilleri, mevcut ticaret anlaşmaları sebebiyle düzenleyici alanda hala iç içe geçmeler olduğunu vurguluyor.

Asıl endişe ekonomik boyutta ortaya çıkıyor. Avrupa, küresel bitkisel bazlı et satışlarının yüzde 54’ünü gerçekleştirerek bu alanda dünya lideri konumunda. Yeni kısıtlamaların, yaklaşık 6,1 milyar dolarlık bu pazarda inovasyonu yavaşlatabileceği belirtiliyor. McCartney ailesinin de vegan gıda sektöründe faaliyet gösteren bir işletmeye sahip olması, bu desteğin sembolik olmanın ötesinde pratik bir boyutu olduğunu gösteriyor.

Eleştiriler sadece İngiltere’den gelmiyor. Avrupa Parlamentosu içinde de yasağa yönelik sert tepkiler bulunuyor. Volt Partisi’nden Anna Strolenberg, girişimi “zaman kaybı” olarak tanımlarken, “Gezegen yanarken ve sınırlarımızda savaşlar sürerken vatandaşlar, liderlerinin hamburger isimleri üzerinde tartıştığını görüyor,” diyerek durumu özetledi.

Avrupa Halk Partisi (EPP) lideri Manfred Weber de benzer görüşü dile getirerek, “İnsanlar süpermarkete gittiklerinde aptal değiller,” ifadelerini kullandı.

SÜRDÜRÜLEBİLİR GIDANIN GELECEĞİ
Yasağa karşı çıkanlar, konunun sadece terminoloji meselesi olmadığını, aynı zamanda iklim kriziyle doğrudan bağlantılı olduğunu savunuyor. Avrupa hayvancılık sektörü, toplam kalorinin yaklaşık yüzde 35’ini üretirken, tarımsal emisyonların yüzde 84’ünden sorumlu tutuluyor.

Avrupa Çevre Ajansı, alternatif proteinleri 2050’ye doğru gıda güvenliğinin temel taşlarından biri olarak görüyor. İskoç İşçi Partisi milletvekili Irene Campbell, “Bitki bazlı seçeneklerin artması, insanlara, hayvanlara ve gezegene büyük fayda sağlıyor. Komisyonu, bu seçenekleri engellemek yerine desteklemeye çağırıyorum,” dedi.

Odatv.com

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir